Japon balığı bakımında sık yapılan hatalar ve öneriler

Japon balığı bakımında sık yapılan hatalar ve öneriler



625 Görüntülenme / 6 Haziran 2023


Japon balığı bakımında sık yapılan hatalar ve öneriler

Japon balıkları, göz alıcı renkleri, zarif hareketleri ve eşsiz güzellikleriyle, dünya çapında akvaryum severlerin en çok tercih ettiği balık türleri arasında yer alıyor. Bu güzel yaratıkların bakımı, diğer evcil hayvanlardan biraz daha karmaşık olabilir ve sıkça yapılan hatalar, ne yazık ki Japon balıklarının sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir. Bu hatalar genellikle, balığın ihtiyaçlarını tam olarak anlamadan veya dikkate almadan, genellikle iyi niyetle yapılsa da sonuçları ciddi olabilir. Bu yazımızda sıkça yapılan bu hataların neler olduğunu ve nasıl önlenebileceğiniz ile ilgili ip uçlarını bulabilirsiniz.

Balığınız için yeterli büyüklükte bir akvaryum seçin

Japon balıkları, genellikle oldukça büyük boyutlara ulaşabilen aktif ve hareketli balıklardır ve genellikle en az 40-75 litrelik bir akvaryuma ihtiyaç duyarlar. Genel kural, her ek Japon balığı için, akvaryumun büyüklüğünü yaklaşık 40 litre daha artırmaktır.

Akvaryumun büyüklüğünün yetersiz olması japon balığının hareketlerini kısıtlar, bu da balığın fiziksel gelişimini olumsuz etkiler ve fazladan stres yaşamasına neden olur. Stres ise özellikle birlikte yaşayan balıklar arasında saldırganlığı arttırır ya da bağışıklığı zayıflatarak balığınızı hastalıklara açık hale getirir.

Ayrıca küçük bir akvaryumda su kalitesini kontrol etmek daha zordur. Japon balıkları suyu hızlı bir şekilde kirletebildikleri için küçük bir akvaryumda nitrat, nitrit ve amonyak seviyeleri hızla yükselerek balıkları zehirleyebilir, sağlık sorunlarına yol açabilir, hatta ömrünün kısalmasına neden olabilir.

Akvaryumda su temizleyici filtre kullanın

Japon balığı akvaryumunda filtre kullanımı, akvaryum suyunun kalitesini korumak için oldukça önemlidir. Akvaryum filtresi, suyu mekanik, kimyasal ve biyolojik olmak üzere üç farklı şekilde temizler. Mekanik filtreleme, su içindeki katı atıkları giderir. Kimyasal filtreleme, suyun kimyasal dengesini korumaya yardımcı olur. Biyolojik filtreleme ise, su içindeki zararlı amonyak ve nitritleri daha az zararlı nitratlara dönüştürür. Bu üç filtreleme işlemi birlikte suyun genel kalitesinin yüksek kalmasını sağlar.

Akvaryumda filtre kullanılmaması, su kalitesinin hızla bozulmasına neden olur. Balıklar ciddi solunum sorunları ve sağlık problemleri yaşarlar. Uzun vadede, bu durum balıkların ömrünü önemli ölçüde kısaltabilir. Ayrıca filtre kullanılmayan bir akvaryumda suyu tdaha sık değiştirmek gerekir. Bu hem daha fazla emek gerektirir hem de balıklar için ekstra stres oluşturur.

Japon balığı akvaryumunda filtre kullanımı, akvaryum suyunun kalitesini korumak için oldukça önemlidir.

Balığınızı yanlış ya da aşırı beslemeyin

Japon balıkları omnivor (hem etçil hem otçul) bir türdür ve bu nedenle diyetlerinde çeşitliliğe ihtiyaç duyarlar. Sağlıklı bir Japon balığı diyeti, kaliteli bir balık yemi, taze sebzeler ve bazen de canlı veya donmuş protein kaynağı yemlerle tamamlanmalıdır.

Japon balıkları, genellikle kendilerine sunulan her şeyi yemeye eğilimli oldukları için kolayca aşırı beslenebilirler. Ancak yenen yem miktarı arttıkça, dışkı miktarı ve dolayısıyla suya karışan atık miktarı da artar. Bu da sudaki nitrat, nitrit ve amonyak seviyelerini hızla yükseltir ve suyun kimyasal dengesini bozar. Ayrıca aşırı beslemek balığın sindirim sistemini zorlar ve kabızlık, obezite veya yüzme mesane hastalığı gibi sorunlara neden olabilir. 

Akvaryumun suyunu sık değiştirin

Japon balıklarının akvaryum suyunun düzenli olarak değiştirilmesi, su kalitesini yüksek tutmak, balıkların sağlığını korumak ve genel stres seviyelerini düşürmek için hayati önem taşır. Genel kural haftada en az bir kez %25 ile %50 arasında su değişimidir. Ancak, bu oran akvaryumun büyüklüğüne, balıkların sayısına ve filtre sisteminin etkinliğine bağlı olarak değişebilir.

Suyun sıcaklığına ve pH değerine dikkat edin

Japon balıkları için ideal su sıcaklığı genellikle 18-22°C arasındadır. Bir tür soğuk su balığı olan japon balıkları daha düşük sıcaklıklarda yaşayabilseler de çok düşük (10°C'nin altı) veya çok yüksek (30°C'nin üzeri) su sıcaklığı sağlıklarını olumsuz etkileyebilir. Aşırı düşük su sıcaklığı, balıkların metabolizmalarını yavaşlatarak iştah kaybına neden olabilir, bu da balıkların büyümesini olumsuz etkiler. Yüksek su sıcaklığı ise oksijen seviyelerini düşürür ve balıkların hızlı solunum yapmasına veya su yüzeyinde oksijen aramasına neden olabilir.

Akvaryum suyu pH ideal değeri ise genellikle 7.0 ile 7.4 arasındadır. Yani, suyun nötr veya hafif alkali olması gerekir. pH seviyesi çok yüksek (alkali) olduğunda, bu balıkların solungaçlarını ve derilerini tahriş edebilir. pH çok düşük (asidik) olduğunda ise balıklar solunum sıkıntısı yaşayabilirler ve stresleri artabilir.

Balığınızla uyumlu akvaryum arkadaşları seçin

Japon balıkları, genellikle huzurlu ve sakin balıklar olmalarına rağmen, tüm balık türleriyle uyumlu olmayabilirler. Diğer japon balığı türleri dışında bazı altın balık türleri ve bazı soğuk su levrek türleri ile uyumlu bir şekilde yaşayabilirler. 

Japon balıkları özellikle tropikal balıklar gibi sıcak su balıklarıyla aynı akvaryumda bulundurulmamalıdır. Çünkü bu türlerin ideal su sıcaklıkları genellikle Japon balıklarınınkinden çok daha yüksektir. Ya da hızlı yüzen veya agresif yem arama davranışına sahip balıklar, Japon balığının yemini alabilir veya onu rahatsız edebilir. Ayrıca japon balığını strese sokacak ya da ona fiziksel zarar verebilecek agresif veya yırtıcı balıklardan da kaçınmak gerekir.

Japon balıkları, genellikle huzurlu ve sakin balıklar olmalarına rağmen, tüm balık türleriyle uyumlu olmayabilirler.

Akvaryumda kullandığınız suyun kalitesi çok önemli

İyi kalitede su, daha önce bahsettiğimiz uygun sıcaklık ve pH değerleri yanında, düşük amonyak, nitrit ve nitrat seviyelerine sahip olmalıdır. Ayrıca su, ağır metaller, klor ve diğer potansiyel zararlı maddelerden arındırılmış olmalıdır. Bu zararlı maddeler balıkların solunum sistemlerine, sindirim sistemlerine ve genel sağlığına zarar verebilir. Akvaryum suyunun kalitesini düzenli olarak kontrol etmek ve gerektiğinde düzeltmek önemlidir. Bu, su test kitleri ve uygun su değişimleri ve bakımı ile sağlanabilir.

Ortamdaki stres faktörlerini azaltın

Japon balıkları da tıpkı insanlar gibi stres yaşarlar ve bu stres zamanla sağlıklarını ciddi oranda olumsuz etkiler. Aşırı stres balığınızın bağışıklık sistemini zayıflatabilir, yeme alışkanlıklarını değiştirebilir, daha agresif veya uysal olmasına neden olabilir ve hatta ölümüne yol açabilir.

Akvaryum suyu kalitesinin kötü olması, uygun olmayan su sıcaklığı, yetersiz veya fazla beslenme, akvaryum içinde gizlenme alanlarının eksikliği, uyumsuz akvaryum arkadaşları gibi akvaryum ortamıyla ilgili faktörler balıklarda stres seviyesini arttırabilir. Tüm bu faktörlerin balığınızın sağlığı ve mutluluğu için engellenmesi veya azaltılması son derece önemlidir.

Sağlık sorunlarına zamanında müdahale edin

Çoğu balık hastalığı erken aşamalarda tedavi edilebilirken, ilerledikçe tedavi daha zor hale gelir ve bazı durumlarda balığın ölümüne bile yol açabilir. Bu nedenle herhangi bir sağlık sorununu fark etmek ve zamanında müdahale etmek balığınızın yaşam kalitesini ve süresini önemli ölçüde etkiler. 

Japon balıklarında sık görülen hastalıkları bilmek ve belirtilerini tanımak, herhangi bir sağlık sorununu fark etmenize yardımcı olabilir. En sık görülen hastalıkları şöyle sıralayabiliriz:

  • Yüzme kesesi hastalığı: Genellikle uygun olmayan beslenme veya kötü su kalitesinden kaynaklanan bu sorun balığın yüzme düzenini etkiler, bir tarafa yatmasına veya ters dönmesine neden olabilir.
  • İç ve dış parazitler: Dış parazitler genellikle balığın derisini veya pullarını etkilerken, iç parazitler sindirim sistemi veya diğer organlarda hasara neden olur.
  • Mantar ve bakteri enfeksiyonları: Bu tür enfeksiyonlar genellikle balığın derisinde, pullarında veya yüzgeçlerinde belirgin belirtilere neden olur.
  • Beyaz benek hastalığı: Bu çok yaygın bir balık hastalığıdır ve beyaz, tuz benzeri lekelerle kendini gösterir.

Balığınızda yukarıdaki gibi belirtiler ya da herhangi bir davranış veya fiziksel değişiklik fark ederseniz vakit kaybetmeden veteriner hekiminize danışın.

Yorumlar (0)

Yorum Yapın